Gazeteci Murat Uzman dünyanın üç değerli istihbarat servisinin başında Türkiye’de diplomat olarak misyon yapmış, Türkçe bilen istihbarat şeflerinin olmasını kıymetlendirdi. YetkinReport’taki ‘Türkiye, istihbarat şeflerinin staj yeri gibi’ başlıklı yazıda Türkiye’deki vazifelerinde başarılı bulunanların memleketlerinde yükseldiğine dikkat çekildi.
Yazıdan bir kısım şöyle:
Birleşik Krallığın bir evvelki Ankara Büyükelçisi Richard Moore’un İngiliz bâtın servisi MI6’nın başına atanması geçtiğimiz günlerde medyada adeta sevinçle karşılandı. Dünyanın üç kıymetli istihbarat servisi başında Türkiye’de diplomat olarak misyon yapmış, Türkçe bilen istihbarat şefleri vardı artık. Öbürleri ABD zımnî servisi CIA’nın başındaki Gina Haspel ve Fransız DGSE’nin başındaki Bernard Emié idi.
Emié, 2007-2011 ortasında Ankara büyükelçisiydi; Londra Büyükelçiliği ve Cezayir Yüksek Komiserliği akabinde 2017’de DGSE başına getirilmişti, hala de o vazifede. Gina Haspel ise (daha evvel iki yıl Bakü misyonu ardından) 1999-2000 yıllarında ABD’nin Ankara Büyükelçiliği iktisat kısmında güç uzmanı olarak çalışırken aslında CIA İstasyon Şef Yardımcısıydı. Haspel buradayken PKK önderi Abdullah Öcalan CIA ile iş birliği içinde Kenya’da yakalanmış, Öcalan’ın 16 Şubat 1999’de Türkiye’ye getirilmesinden bir ay kadar sonra, 21 Mart’da Fethullah Gülen ABD’ye kabul edilmişti.
MOORE İLE TUHAF BİR 15 TEMMUZ ANISI
Moore’un Türk basını için yeri başkaydı, kendini sevdirmişti. MI6 başı olunca çok sayıda meslektaşımız birlikte mülakat fotoğraflarını paylaştılar, kamu diplomasisi ve kamu istihbaratı işini iyi yapıyordu. Abdullah Gül ve Devlet Bahçeli üzere o da koyu Beşiktaş taraftarıydı. Televizyonlara Türkçe mülakat verecek kadar lisana hâkimdi. Aslında Ankara’dan gittiğinde MI6 şefi olması bekleniyordu lakin bürokratik hareketlerle evvel Başbakanın anti-terör danışmanı, sonra da Dışişleri Genel sekreteri oldu.
YAZININ TAMAMI
Gazete Duvar
