Şırnak’ın Silopi ilçesinde, 3 Mayıs 2017 tarihinde konutlarına giren panzerin altında ezilerek ölen 7 yaşındaki Muhammed ve 6 yaşındaki Furkan Yıldırım kardeşlerin vefatına neden olan zırhlı araç şoförü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında açılan davada istinaf itirazı reddetti.
Geçen yılın haziran ayında karara bağlanan davada, Cizre 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi, panzer şoförü Ömer Yeğit hakkında “taksirle bir yahut birden fazla kişinin mevti ile birlikte bir yahut birden fazla kişinin yaralanması” suçlamasıyla verilen 2 yıl 1 ay mahpus cezasını 19 bin TL para cezasına çevirdi. Mahkeme, polis amiri Murat Maden hakkında ise beraat kararı verdi.
‘HUKUKA KARŞITLIK YOK’
Yıldırım kardeşlerin aile avukatları, evrak savcısı ve Ömer Yeğit’in avukatları, kararın bozulması talebiyle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’ne müracaatta bulundu. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16’ncı Ceza Dairesi, yapılan itirazları asıldan reddetti. Mahkemenin ret kararında, sanık Yeğit ve Maden’in sözleri hatırlatılarak, lokal mahkemenin verdiği kararın “kanuna uygun” olduğu savunuldu. Kararda, lokal mahkemenin verdiği karara ait şu tabirlere yer verildi: “Mahkemenin kararında adaba ve temele ait rastgele bir hukuka tersliğin bulunmadığı, yargılama sürecindeki usuli süreçlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, basamaklarda ileri sürülen sav ve savunmaların istinaf kontrolünü sağlayacak biçimde eksiksiz olarak değerlendirildiği, kanıtların tüzel ve yasal çerçevede tartışıldığı, vicdani kanaatin kesin dengeli ve çelişmeyen kanıtlara dayandırıldığı, kanıtlarda ve süreçlerde rastgele bir eksikliğin olmadığı ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu hareketin gerçek olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen hata tipine uyduğu cezanın yasal bağlamda uygulandığı anlaşıldığı…”
Kararda, bu münasebetlerle sanık Yeğit’in avukatlarının yaptığı “beraat” başvurusu reddedildi.
MUHTEMEL KASITLA ÖLDÜRME SUÇLAMASINA RET
Yıldırım kardeşlerin aile avukatlarının, sanık Yeğit’in “olası kastla öldürme” suçlamasıyla cezalandırılması talebi de reddedildi. Kararda, “…sanık Ömer’in taksirli hareketiyle (el freni olmayan araçta ani fren önlemine başvurmaması) olayın meydana gelmesi olay yerini gören güvenlik kamerası bulunması panzerin duramayarak katılanlara ilişkin meskene girmesi formunda gerçekleşen olayda tersine beyan ve kanıt bulunmaması ve belge kapsamından toplanması gereken tüm meczupların toplanmış olduğu gözönüne alındığı” münasebetleriyle itiraz kabul edilmedi.
Kararda, sanık Maden hakkında verilen beraat kararının da “hukuka uygun” olduğu tabir edildi.
BELGE YARGITAY’A TAŞINACAK
İstinaf Mahkemesinin verdiği kararı pahalandıran Yıldırım kardeşlerin aile avukatlarından Rojhat Dilsiz, gerçek sorumluların yargılanması ve soruşturmanın genişletilmesi taleplerinin bugüne kadar reddedildiğini anımsattı. Bundan kaynaklı ortada önemli bir eksikliğin olduğunu vurgulayan Avukat Dilsiz, bilhassa kolluk kuvvetlerinin fail olduğu belgelerin cezasızlıkla sonuçlandığını lisana getirdi. Dilsiz, bu durumun “kabul edilemez” olduğunu belirterek, misal taleplerle belgeyi Yargıtay’a taşıyacaklarını aktardı.
NE OLMUŞTU?
Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Karşıyaka mahallesinde, 3 Mayıs 2017 gecesinde MHP İlçe binasını korumakla misyonlu 73 A 0133 plakalı 1994 model Dragon 1 marka zırhlı araç şoförü polis, meskenlerine girdiği Muhammed ve Furkan Yıldırım kardeşlerin ezilerek vefatına neden oldu. Panzer şoförü Ömer Yeğit gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve Cizre 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, zırhlı aracın şoförü Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında, “taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” kabahatinden 2’şer yıldan 15’er yıla kadar mahpusla ceza istendi.
‘FREN SİSTEMİ ÇALIŞMADI’ TEZİ
İddianamede yer alan Trafik Eksper raporunda, zırhlı araç şoförü Yeğit’in, “Motorlu araç şoför sertifikasının” bulunmadığı, bu nedenle şoförün araç ile ilgili kâfi bilgiye sahip olmaması sonucunda olayın meydana geldiği bilgisine yer verildi. Yeğit, savcılığa verdiği tabirde kendisini, “Park etmeye çalıştığım sırada araç birden stop etmesiyle birlikte rampa aşağı öne yanlışsız 52’nci caddenin devamı 715’inci sokağa yanlışsız gitmeye başladı. Aracın freninde ayağımı daima basılı tuttum. Ama araç stop ettiği için fren sistemi çalışmadı. Aracın direksiyonu kilitlendi. Fren tertibatı işlemedi” kelamlarıyla savundu.
DİSİPLİN CEZASI ALMIŞLAR
İki polis hakkında açılan ve birinci duruşması 17 Ekim 2017 tarihinde görülen davada, tutuklu polis tahliye edildi. Zırhlı araç şoförü yaptığı savunmada, ehliyetinin olmamasına karşın daha evvel farklı yerlerde görevlendirildiğini belirtti ve olaydan kendisini görevlendiren İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan ile polis amiri Tuncay Taşdemir’i sorumlu tuttu. Yargılama kapsamında dinlenen tüm şahit polisler de olayın gerçekleşmesinde Erdoğan’ı işaret etti. Tekrar, davada ismi geçen polis Taşdemir ile Erdoğan’ın ise disiplin soruşturması sonucunda ceza aldıkları ortaya çıktı. (MA)
RAPOR: ASLİ KUSUR PANZERDE
Dava kapsamında hazırlanan “olay yeri keşif” raporunda ise panzerde el freninin bulunmadığı ortaya çıktı, sanık Yeğit’in “yapacak bir şeyinin olmadığı” ileri sürüldü. Raporda, freni ve direksiyonu çalışan panzer aracının “asli kusurlu”, sanık Yeğit ve onu görevlendiren amir Murat Maden’in ise “tali kusurlu” olduğu ileri sürüldü.
KARAR PARAYA ÇEVRİLDİ
“Panzer Davası” olarak bilinen davanın 19 Haziran 2019 tarihinde görülen karar duruşmasında, şoför sanık polis Ömer Yeğit hakkında 2 yıl 1 ay mahpus cezası, öbür sanık Murat Maden hakkındaysa beraat kararı verildi. Mahkeme, Yeğit’e verdiği 2 yıl 1 ay mahpus cezasını, 19 bin TL paraya çevirdi.
Sonrasında açıklanan gerekçeli kararda ise sanık Yeğit’in sertifikasız olmasına karşın zırhlı araç kullanma noktasında kâfi tecrübeye sahip olduğu ve sanık Maden’in, Yeğit’in sertifikasız olduğunu bilmediği ileri sürüldü.
MA / Gökhan Altay – Mahmut Ruvanas
Gazete Duvar
