Gazeteci Murat Ehil, YetkinReport’taki son yazısında, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) aldığı kararları kıymetlendirdi. AYM’nin son olarak, vekilliği düşürülen Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun ferdi müracaatına hak ihlali kararı vermesine vurgu yapan Ehil, MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin AYM’nin kapatılmasını istediğini hatırlattı.
Adelet arayışının en çok yargıda olduğunu söz eden Ehil, “AYM adalet sahnesinden adeta dövüşerek çekiliyor” başlıklı yazısında “AYM adeta kararlarıyla dövüşerek çekiliyor. Ya da öteki açıdan bakarsanız adalet ismine direniyor. Ya da adalet ismine ‘imdat’ davetleri, ‘SOS’ davetleri veriyor” sözlerini kullandı.
Yetkin’in yazısından bir kısım şöyle,
“AYM Lideri Arslan’ın geçenlerde, tam da siyaset-mafya-medya-yargı tartışmalarının ortasında “mahkemeler adalet dağıtmıyorsa hukuk dışı yollara sapılması kaçınılmaz” çıkışını yapması da tesadüf değil.
Yargının siyasi ve ticari çıkarlar doğrultusunda kararlar aldığı savları yeni değil. Birinci kez AK Parti periyodu ve Erdoğan ile de gündeme gelmiyor. Geçmişte, Danıştay dairelerinde 11-0 çıkan ticari davaları hatırlayanlarımız var. Yargının “vicdan ile cüzdan ortasına sıkıştığını” söyleyen Yargıtay lideri gördük. Bugün Danıştay’dan İstanbul Kontratının kaldırılmasına paraşütle indirilmiş hangi üyelerin oyuyla onay verildiğini fark edenlerimiz üzere. Yani geçmişte de vardı lakin yargının siyasi-ticari manipülasyonu argümanları bugünkü kadar hiçbir devir ayyuka çıkmadı, olağan sayılmadı.
MHP’nin AYM aykırılığı daha çok ideolojik nedenlere dayanıyor. Sandıkta yenemediği HDP’yi bu türlü bitirmek istiyor. Bahçeli daha çok bu nedenle Erdoğan’a baskı uyguluyor. Erdoğan şimdilik, AK Parti içinde hâlâ var olan vicdan sahibi seslerin parti kapatmalara karşı ilkesel tavrına uygun tavır aldı. Lakin iktidar oyunu giderek sertleşiyor. RTÜK üyelik seçiminde MHP yükü ve kamu kaynaklarından en fazla reklam alan medya şirketlerinin MHP eğilimli olduğunun anlaşılması bunun yalnızca bir kesimi.
AK Parti-MHP uzlaşması, Bahçeli’nin duyurduğu yeni Anayasa taslağında olduğu üzere, AYM’nin budanmış yetkilerle fonksiyonsuz, sembolik bir kuruma dönüştürülmesinde sağlanabilir. Bu türlü bir uzlaşma Türkiye’de güçler ayrılığı, bağımsız ve tarafsız yargı ve hukuk devleti unsurlarına biraz daha hasar verecekti. Mahkemelerin adalet dağıtmasına bir gün herkesin gereksinim duyacağı gerçeği unutuluyor.” (HABER MERKEZİ)
YAZININ TAMAMI
Gazete Duvar
