Korona virüsü pandemisi kapsamında aylardır kapalı olan kafe ve restoranların açılması için bugün Kadıköy’de bir ortaya gelen kafe ve bar çalışanları, basın açıklaması gerçekleştirdi. Kafe ve bar çalışanları, ‘Pandemi, kriz, yoksulluk… Hesabı biz ödemeyeceğiz’ yazılı pankartın açıldığı açıklamada, kafe ve barların bir an evvel açılmasını istedi.
Kafe ve Bar Çalışanları Dayanışması ve Otel ve Turizm Personelleri Sendikası’nın gerçekleştirdiği basın açıklamasına HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm ve CHP Kadıköy İlçe Lideri Ali Narin takviye verdi. HDP Milletvekili Züleyha Gülüm iktidarın, saraylar üstüne saraylar yaptığını ancak çalışanların, işçilerin taleplerini duymak istemediği söyledi. Gülüm, “Sermayeye daima para transferi yapılırken, borçları silinirken bu ülkenin işçilerine yönelik hiçbir dayanak göremiyoruz. Bir an evvel tüm işçilerin talepleri kabul edilsin” dedi.
BİZ NEDEN HÂLÂ EVDEYİZ?
Bir meyhanede aşçı olduğunu söyleyen Kent İşçileri Dayanışması’dan Sevgi Gürmez, şunları söyledi: “Dükkanımız kasım ayından itibaren kapandı. Bizler kısa devir ödemeleriyle hayatta kalmaya çalışırken, bizimle dalga geçer üzere parti kongrelerinde, cenazelerde taban tabana gelen beşerler utanmadan bize konutta kalın, dükkanlarınız kapalı kalsın, sizin dükkanlarınız salgını yayıyor diyorlar. Alışveriş merkezlerine, bütün devlet dairelerine HES koduyla girilebilirken, ulaşımda HES kodu ile binebiliyorken, biz neden hâlâ evdeyiz? Bizler hayatta, ayakta kalmaya çalışıyoruz. Biz evdeyken dışarda hayat devam ediyor. Bizim aklımızla, onurumuzla dalga geçer üzere lebaleb, dudak dudağa, ağız ağıza kongrelerde yan yana geçip reklamını yapıyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Madem bu kadar kalabalık kongreler yapılıyor, biz de iş yerlerimize geri dönmeliyiz. Artık kâfi.”
Pandemi önlemleri doğrultusunda iş yerlerinin uzun müddettir kapalı olduğunu belirten kafe ve bar çalışanları, 2020’nin yarısını işsiz ve gelirsiz geçirdiklerini söyledi. Barlarda çalışan arkadaşlarının ise bir yıla yakın müddettir işsiz ve gelirsiz olduklarını ekledi.
Basın açıklamasını okuyan kafe ve bar çalışanı Nizge Biter, hükümetin pandemi takviyeleri doğrultusunda çalışanlara; Kısa çalışma ödeneği (KÇÖ) ve fiyatsız müsaade nakdi ödeneği sağlandığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Kısa çalışma ödeneği alanlar 1.500 TL, fiyatsız müsaadeye çıkarılanlar ise 1.170 TL ile geçinmek zorunda bırakıldı. Artık yerlerin ne vakit açılacağı muhakkak olmamasına karşın hükümet kısa çalışma ödeneğinin 31 Mart’ta, fiyatsız müsaade nakdi yardımının ise 17 Mart’ta kesileceğini belirtti. İnsanların aylarca net taban fiyatın bile yarısından az olan bir sayıyla geçinmesi beklendi. Artık o da kesiliyor. İş yerlerinin kapatıldığı devirlerde kısa çalışma ödeneğinden ve işsizlik ödeneğinden faydalandırılan emekçiler toplumsal güvenlik primlerinden de faydalanamıyor. Personellere bir ölçü para veriliyor lakin karşılığında toplumsal teminatları ellerinden alınıyor. Fiyatsız müsaade ve kısa çalışma devirleri çalışanların emeklilik haklarında mağduriyete sebep olmamalıdır.”
‘BİRÇOK ARKADAŞIMIZ İŞSİZLİKLE KARŞI KARŞIYA GELECEK’
Yeme-içme bölümündeki iş yerlerinin, pandemi nedeniyle tam kapasiteyle değil düşük kapasiteyle açılacağı istikametinde yapılan açıklamaya değinen Biter, “Düşük kapasiteyle açılması demek, birçok insanın işine dönememesi demektir. Bu sebeple kısa çalışma ödeneği ve fiyatsız müsaade nakdi yardım dayanağı tüm kesimler için kaldırılsa bile, yeme-içme bölümü için yıl sonuna kadar devam ettirilmelidir. Aksi takdirde bölümdeki birçok arkadaşımız işsizlikle, açlıkla yüz yüze kalacaktır. Vilayet ve ilçelerin korona virüsü pandemisinin yaygınlığına nazaran düşük, orta, yüksek ve çok yüksek olarak kategorize edileceği, buna nazaran açılacağı duyuruldu. Yerler düşük, orta, yüksek, çok yüksek ayrımı yapılamadan açılmadır. Pandeminin yükünü biz çekeceğimiz kadar çektik. Yerlerin açılmasında işletme ayrımı yapılmamalı tüm yerler tıpkı anda açılmalıdır” dedi.
‘MİLYONLAR AÇLIKLA KARŞI KARŞIYA’
Milyonlarca insanın içinde olduğu bir kesimin yok olma tehlikesiyle, emekçilerin ise açlıkla karşı karşıya kaldıklarını belirtilen açıklamada şunlara yer verildi: “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı datalarına nazaran 180 bin iş yeri kapalı. Bu işletmelerin her birinde 10 kişi çalışsa 2 milyon insan ediyor, aileleriyle birlikte 10 milyon insan açlığa, yoksulluğa mahkûm edilmiş durumda. Cumhurbaşkanı, ‘Kapanan dükkan yok’ dedi. Lakin Ticaret Bakanlığı 2020 yılında 99 bin 588 esnafın iş yerini kapattığını açıkladı. Esnaf da çalışan da hayli zorda! Daha fazla iş yeri kapanmadan dükkanları açın! Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 13 Ocak’ta kongreleri başladı, kalabalık salonlarda kongreler yapılabiliyor. Cumhurbaşkanı bile salonlar için, ‘Salon lebalep dolu’ diyor, o derece dolu salonlar. Dün Sıhhat Bakanı’nın da katıldığı bir cenaze merasimini daima birlikte izledik, cami avlusu hınca hınç doluydu. Soruyoruz: Bu korona virüsü hiçbir yerde bulaşmıyor da yalnızca bizim iş yerlerimiz de mi yayılıyor? iş yerlerimiz ivedilikle açılmalıdır. HES kodu ile, toplu taşıma araçlarına biniliyor, kapalı yerlere giriliyorsa siyasi partiler kongre yapabiliyorsa kafeye, bara, lokantaya da gidilebilir. İşletmelerin bir an evvel açılmasını istiyoruz, bir an evvel işimize dönmek istiyoruz. Çalıştığımız iş yerlerinde alınması gereken tüm önlemleri alalım, işyerleri açılsın, yasaklar kalksın. Konser salonları ve tiyatrolar da dalımızın bir modülü, onlar da açılmalı. Son 2 ayda Duran Ay, Fazilet Topuz ve Mert El isimli müzisyen arkadaşlarımız işsizlik sebebiyle intihar etti. Hepimizin alacağı var hükümetten!
‘MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDİYORUZ’
Kahvehane, lokanta, meyhane, kafe ve bar çalışanlarının sendikasız olduğu için bu süreçte hak arama yerlerinden mahrum kaldıklarını hatırlatan Biter son olarak şunları söyledi: “Tüm arkadaşlarımızı; bağlantı kanallarımızı arttırmak, yan yana gelişlerimizi çoğaltmak ve içine düşürüldüğümüz yoksulluğa karşı birlikte çaba etmeye davet ediyoruz. Bölümde çalışan tüm arkadaşlarımızı, Kafe ve Bar Çalışanları Dayanışması ile Otel ve Turizm Emekçileri Sendikası’nda örgütlenmeye çağırıyoruz. Hesabı biz ödemeyeceğiz!”
Gazete Duvar
