İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi, ağustos ayı birinci olağan meclis toplantısı, belediye salonunda İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer başkanlığında yapıldı.
Plan ve Bütçe Komitesinde oy çokluğuyla kabul edilen su artırımı ve alt yapı çalışmalarında kullanılması için 34 milyon dolar ve 49 milyon 800 bin Euro kredi çekilmesine ait önerge görüşüldü.
Toplantıda kredi kullanma kararı oy birliğiyle kabul edilirken, suya eylül ayı itibariyle yüzde 11,76 artırım yapılması önerisi CHP ve YETERLI Partili meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi.
Alınan kararla konut abonelerinde 0-13 metreküp ortası suyun metreküp fiyatı 5,57 liraya yükselirken, 14-20 metreküp fiyatı 6,02 liraya yükseldi. 21-üstü metreküp suyun fiyatı ise 12,41 liraya yükseldi.
Su zammını eleştiren AK Parti Küme Başkanvekili Özgür Hızal, “8 ay evvel tekrar artırım yapılmıştı. Küme olarak yatırım odaklı talep edilmiş kredilere onay veriyoruz. Kiraz’daki su gereksinimi Kiraz Belediyesi tarafından tankerlerle gideriliyor. 16 ay evvel bu sorunu gidereceğinizi söylemiştiniz. Bu sorun yalnızca Kiraz’da değil tüm kentte yaşanıyor. Bir taraftan mağdur edeceksiniz, su muhtaçlığını gideremeyeceksiniz, bir taraftan çıkıp su artırımını savunacaksınız” dedi.
Lider Tunç Soyer ise yatırım yapmaya devam ettiklerini ve artırımı yalnızca artan maliyetleri karşılamak için yaptıklarını söyledi. Soyer, “Su tarifelerindeki yeni düzenleme, fiyatların TÜFE’ye nazaran yüzde 11,76 oranında güncellenmesidir. Bu yeni düzenlemeyle bile hâlâ maliyeti karşılamama noktasındayız” diye konuştu.
Su problemlerine ve bu bölgelerde yapılan çalışmaları da kıymetlendiren Soyer, şöyle devam etti:
“Kiraz’da 14 tanesi bizim devrimizde olmak üzere 47 kuyu açıldı. 9 yeni kuyu için de ihaleye çıkıldı. Buradaki problem şu: Suyun vahşice tüketildiği bir tarım iktisadını sürdürürseniz sonunda yalnızca Kiraz’da değil Türkiye’nin hiçbir yerinde su bulamaz hale gelirseniz. Tarım planlaması konusunda önemli biçimde havza ekonomileri üzerinden yeni düzenlemeler yapmamız lazım. Su yalnızca İzmir’in, Türkiye’nin sorunu değil, dünyanın sıkıntısı. Küçük Menderes Havzası’nda tahminen önümüzdeki beş yıldan sonra tarım yapılamaz hale gelecek. Sorun global bir sıkıntıdır. Kuraklaşma ve çölleşme ile ilgili meseledir. Kiraz’da yaşadığımız problem yalnızca bunun uç gösterdiği bir mevzudur.” (DUVAR-AA)
Gazete Duvar
