Burcu Özkaya Günaydın
HATAY – Adını Mekke-Medine arasındaki Gadir-Humm bölgesinden alan Hz. Muhammed’in Veda Hutbesi’nde yaptığı bir konuşmaya dayanarak, Hz Ali’yi halefi ilan etmesinin kutlandığı gün Gadir-Hum Bayramı olarak kutlanıyor. Kurban Bayramı’nı takip eden 8’inci gün kazanlar yakılır, buğday ve etin dövülmesiyle olan hrisi adı verilen yemek yapılır ve herkese dağıtılır. Sabah erken saatlerde namazlar kılınır, akrabalar bir araya gelir. Bahhur (tütsü) yakılır, dualar edilir.
ORTA DOĞU’NUN BİRÇOK YERİNDE KUTLANIYOR
Lübnan, Suriye başta olmak üzere Orta Doğu’nun birçok yerinde kutlanan Gadir-Hum, Türkiye’de Arap Alevilerin yoğun yaşadığı Adana, Mersin, Hatay illerinde kutlanıyor. Hatay’da halk, evinin bahçesinde, köylerde hrisi yapıp dağıttı.
Normal zamanlarda kalabalık gruplarla hrisi kazanları kaynatılırken, bu yıl korona virüsü Gadir-Hum da etkiledi. Yine de temsili olarak Hatay’ın Samandağ ilçesinde Hz. Hızır ve Hz. Musa’nın mekanında hrisi kaynatılıp, halka dağıtıldı.
Gadir-Hum Bayramı, dini boyutun yanı sıra tarihleri boyunca asimilasyona maruz kalan Arap Aleviler için asimilasyona karşı direniş anlamına da geliyor.
‘4 SEMAVİ DİNİ DE KUTLAYAN NADİR MEZHEBİZ’
Samandağ’daki Gadir-Hum kutlamasını organize edenlerden Mehmet Ali Dönmez, Gadir-Hum’un velayet bayramı olduğunu belirterek, “Hz. Muhammed Veda Hutbesi’nde ‘Ben kimin mevlası ise Ali de onun mevlasıdır’ diyerek velayeti Ali’ye devretmiştir. Bu ehlibeyt için çok önemlidir. Biz Arap Alevilerin 100 aşkın bayramı var ama en büyüklerinden biri Gadir-Hum’dur” dedi.
“Leyli Cuma, Mubahale, Milad Meryem birkaç bayramımızdan. Hz. Davut için dahi bayram var. 4 semavi dinin kutlaması yapan nadir mezhebiz” diyen Dönmez, “Mubahale, Müslümanlarla Hıristiyanların barıştığı gündür. Bizim için o gün bayram olmuş ya da Milad Meryem. Meryem’in doğuşu bizim için de kutsaldır. Arap Alevilerde peygamberler yaratıcıya ulaştıran silsiledir. Dolayısıyla hepsi kutsaldır” şeklinde konuştu.
‘ASİMİLASYONA KARŞI KÜLTÜRÜ YAŞATMA’
Gadir-Hum’un dil ve kültür asimilasyonuna karşı duruş özelliği de olduğunu belirten Dönmez, “Tarihten beri baskı altında kalmış bir halkız. Kapalı bir toplum olmamızın nedeni de bu zaten. Kutsal günlerde kıldığımız namazımız var. Cemaatin dışından kimse katılamaz namaza. Mesela bizde adak yapılır. Erkek çocuk adadığında, erkek çocuğun olursa 7 yaşına kadar saçı kesilmez. 7 yaşına geldiğinde kurban kesilerek saçı da kesilir. Bunların hepsi bir kültürü yaşatma. Gadri-Hum dini yanı sıra kültürü yaşatma tarafı da var” dedi.
‘HAYATIN OLAĞAN AKIŞINDA HRİSİ NE KADAR ÖNEMLİYMİŞ, ANLADIK’
Normal süreçlerde en az 3-4 önemli bayramda toplanılıp hrisi yapıldığını, bu yıl korona virüsünden dolayı uzun zamandır hrisi kazanının kaynamadığının dile getiren Dönmez, şunları söyledi:
“Korona virüs etkisi her yerde ayrı hissediliyor. Büyük yerlerde sokağa çıkamama en belirgini, bizde hrisi yiyememe. Hayatın olağan akışında hrisi ne kadar önemliymiş bunu anladık.”
Gazete Duvar