Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu ile görüştü. DEVA Partisi Genel Merkezi’nde gerçekleşen görüşmenin akabinde iki genel lider ortak açıklama yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Babacan, bir gazetecinin Devlet Bahçeli’nin HDP’nin kapatılması talebiyle ilgili sorusuna şu karşılığı verdi:
“Siyasi partilerle ilgili hukuk süreci tarafsız ve bağımsız yargı tarafından yürütülür. Öteki siyasi partilerin genel liderlerinin tek taraflı sözleri anlamsızdır. Sıkıntı hukuk çerçevesinde değerlendirilecekse bu değerlendirmeyi kimin yapacağı muhakkaktır. Şu andaki Türkiye’yi yöneten zihniyetin düşman üretmek üzerinden bu ülkeyi yönetmeye çalıştığını iyi görmemiz gerekiyor. Artık hiçbir hususta muvaffakiyet üretemeyince, her hususta ülkedeki sorunlar büyüyünce, vatandaşlarımıza daha iyi bir Türkiye daha hoş yarınlarda vadedemeyince dönüp dolaşıp bir düşman arayışı başlıyor. Düşmanlar bazen içeride oluyor bazen dışarıda oluyor. Lakin her hafta her ay bir düşman gündemi ortaya atılıyor. Aykırılıklar üzerinden bir siyaset üretiliyor. Hem iktidarın büyük ortağına hem de küçük ortaklarına buradan davet yapmak istiyorum: Ülkenin problemlerini bir an evvel çözün.”
‘ZİKZAK VARSA ÜZERİNDE DURMAYA GEREK YOK’
Babacan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun DEVA Partisi’ni gaye alan kelamları için ise şu yorumu yaptı:
“Öncelikle orası Meclis kürsüsü. Meclis kürsüsünde alışık olmadığımız bir üslup gördük nitekim. Daima söylüyorum tiyatro değerli bir sanat alanı. Lakin gerçek bir şey olması lazım. Ben daima şuna dikkat ediyorum. Siyasetteki insanların, siyasetçi olduğunu söyleyen insanların daha evvel neler söylediğine bakıyorum, bugün neler söylediklerine ve yaptıklarına bakıyorum. Şayet çok sık sınır değişimi varsa, çok sık zikzaklar varsa bugünkü tabirler üzerinde durulması gerektiğini çok düşünmüyorum açıkçası. Zira bugünkü tabirler bu türlü olur, yarın öteki bir konjonktürde öteki tabirlerde gelebilir. Hasebiyle üzerinde yorum yapmaya bedel olarak görmüyorum. Tavrımız çizgimiz açık, biz de zikzak yok, biz de U dönüşü yok. Biz 20 sene evvel ne söylüyorsak bugün hâlâ prensipler ve pahalar açısından tıpkı noktadayız. Hiçbir değişiklik yok. Unsurlar ve bedeller bazında her an her şeyi konuşabiliriz. Lakin şayet prensip yoksa, ortada bir kıymet yoksa zikzak çoksa o vakit günlük konjonktür ve günlük esen rüzgarlar ve o rüzgarlar karşısında söylenen sözler ve tavırla ilgili açıkçası söylemeye kıymet bulmuyorum.”
KARAMOLLAOĞLU: TABAN FİYAT, AÇLIK DEĞİL YOKSULLUK HUDUDUNDA OLMALI
Minimum fiyat ile ilgili bir soruyu yanıtlayan Karamollaoğlu ise, şöyle konuştu:
“Bir şeyin yanlış olduğunu ısrarla söylüyorum. O da minimum fiyatın daima olarak açlık sonu civarında görüşülmesi. Sendikalarda görüşmelerin bu civarda yapılmasına itiraz etmiyorlar. Taban fiyat bir ülkede açlık hududunda olmamalı onun üstünde olmalı, altında olmamalı. Limit yoksulluk sonu olması icap eder. Muhakkak bir müddet içinde 10 hatta 15 yılda da olsa her sene enflasyonun üzerinde bir artırım yapılarak bu gaye yakalanmalı.”
SOYLU NE DEMİŞTİ?
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Meclis’te yaptığı konuşmada Ali Babacan’ın DEVA Partisi ile Ahmet Davutoğlu’nun Gelecek Partisi’ne yönelik “Nereden zuhur ettiği muhakkak olmayan dünün acizlerinin, yeni partilerinin karşı mahalleye yaranmak için yaptıkları açıklamalar yargıya ‘sopa’ diyerek itibarsızlaştırmaya çalışmaları bize sökmez. Onlardan PKK’ya ne deva olur, ne de gelecek olur” tabirlerini kullanmıştı. (ANKA)
Gazete Duvar
