MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, Muğla’daki Pınar Gültekin cinayetiyle ilgili olarak “Kadınlara uzanan melamet elleri, melanet emelleri tüm gücümle lanetliyorum. Pınar evladımızın katilinin en ağır halde cezalandırılmasını istiyorum” dedi.
A Haber’de soruları yanıtlayan Bahçeli “Kadın cinayetleri devam ediyor. En son Muğla’da yabanî bir cinayet işlendi. Sizin yorumunuzu alabilir miyiz?” sorusunu şöyle yanıtladı:
EN AĞIR CEZA: Muğla’nın Ula İlçesinde yaşayan ve üniversite öğrencisi olan Pınar Gültekin’den beş gün haber alınamamıştı. Maalesef cansız vücudu bir ormanlık alanda bulunmuş. Hüznümüz çok büyük. Yüreğim sızlıyor. Pınar evladımıza Allah’tan rahmet diliyor, ailesine sabır ve başsağlığı temennilerimi iletiyorum. Bayanlara uzanan melanet elleri, melanet emelleri tüm gücümle lanetliyorum. Pınar evladımızın katilinin en ağır biçimde cezalandırılmasını istiyorum.
HİÇBİRİMİZ HUZUR BULAMAYIZ: 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Bayana Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun eksiksiz ve tam olarak uygulanması lazım. Bayan cinayetlerine sıfır tolerans göstermeliyiz. Bu problemin ağırdan alınacak hiçbir yanı yok. Bir mazlumun katledilmedi tıpkı vakitte medeniyetimize, kültürümüze, inancımıza, insanlık kıymetlerimize büyük bir taarruzdur. Bayanlara yönelik şiddet ve cinayet olaylarının artış göstermesi toplumsal huzurumuzu boğazlıyor. Bunun önüne kesinlikle geçmeliyiz. Cürüm ve suçluyla çabayı çok boyutlu sürdürmeliyiz. Şiddetin kaynaklarını hakikat tespitle birlikte isabetli teşhislerle kanayan yarayı durdurmalıyız. Kadınlarımız inançlı değilse hiçbirimiz huzur ve sükûnet bulamayız.
İSTANBUL KONTRATI UYARISI: Gündemde tartışılan ve Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırıp kaldırmamayı iyi değerlendirmeliyiz. Bu kontrata muhtaçlık olup olmadığını, ne getirip ne götüreceğini objektif kriterler çerçevesinde ele almalıyız. Bayan cinayetini engelleyemezsek hepimiz toplumsal maliyeti yüksek bir çığın altında kalırız. Hassas olmalıyız, empati yapmalıyız, suça çanak tutan, hatalıyı imal eden her türlü ortam ve bahaneyi ortadan kaldırmalıyız.
TUMA ÇELİK HESAP VERMELİ: Bahçeli, bir bayana cinsel atakta bulunduğu gerekçesiyle HDP’den ihraç edilen Tuma Çelik’le ilgili olarak ise “Bu rezilliğin neresini değerlendireyim? Bu tecavüz yeni değil. Üzeri örtülmüş. Mağdure tehdit ve şantajlarla sindirilmek istenmiş. Husus gündeme fikir HDP tutuştu, telaşlandı. Tepkileri en aza çekmek için ihraç kartını devreye soktu. Tecavüz faili alçağın yalnızca milletvekilliği dokunulmazlığı değil, milletvekilliği de düşürülmeli. Sonra da yargı önünde hesap vermeli” dedi.
AKSAÇLILAR VİSKİ YUDUMLUYOR: Bahçeli ortalarında gazeteci, muharrir, sanatçı ve bilim insanlarının da bulunduğu 101 bireyden oluşan Aksaçlılar kümesinin gençlere yönelik kaleme aldığı bildiriye de reaksiyon gösterdi. Aksaçlıların bildirisini ‘FETÖ-PKK-DHKP-C’ bildirisine benzeten Bahçeli, “Z nesline akıllarınca ileti veriyorlar. Gözleri çakmak çakmak olan zeki ve şuurlu Türk gençliği bu oyunlara gelmez, bu telkinlere kapılmaz. Ortalarında saçları boyalı da olan ağarmış saçlılar 1970’li yıllarda Türkiye’yi zora sokmak, iç barış ortamını sabote etmek için her hıyanetten nemalanmayı istediler. Her yolu denediler. Bunlar aslında devrimci 68 neslini çıkarları doğrultusunda yarı yolda bıraktılar. Bir elleriyle bildiri okuyorlar, öbür elleriyle viski yudumluyorlar. Keyifleri yerinde” sözünü kullandı. (HABER MERKEZİ)
Gazete Duvar
