Mardin’in Mazıdağı ilçesinden Sakarya’nın Kocaali ilçesine çalışmak için giden tarım emekçilerinin 4 Eylül’de uğradıkları atakla ilgili soruşturmayı tamamlayan Kocaali Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianame, Kocaali Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Birinci duruşma önümüzdeki günlerde görülecek.
Mezopotamya Ajansı’ndan Ahmet Kanbal’ın haberine nazaran Savcı, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” cürmünden başlattığı soruşturmada takipsizlik kararı verilirken, “kasten yaralama”, “tehdit” ve “hakaret” hatasından ceza istedi. İddianamenin bir buçuk sayfasında mağdur, müşteki ve sanıkların isimleri ile bilgilerine yer verildi. Öbür sayfasında ise savcının değerlendirmesi yer aldı. İddianamede 7 kişi mağdur olarak, öbür çalışanlar ise müşteki olarak yer aldı.
Hazırlanan iddianamede 4 saldırgandan Hasan Cebecioğlu, Hüseyin Cebecioğlu ve Kenan Cebecioğlu’nun “kasten yaralama”, “tehdit” ve “hakaret”, Kadir Cebecioğlu’nun ise “kasten yaralama” suçlaması ile cezalandırılması istendi. Buna nazaran saldırganlar, “tehdit” kabahatinden 6 aya kadar mahpus cezası ve isimli para cezası, “hakaret” cürmünden 3 aydan 2 yıla kadar mahpus cezası yahut isimli para cezası, “kasten yaralama” cürmünden ise 4 aydan 1 yıla kadar cezasıyla cezalandırılabilecek.
Savcılığın kıymetlendirme kısmında olay yaşanan olay anlatılırken, saldırganların emekçilere dönük kullandığı “Sizi yakarım, burası benim memleketim, siz burayı Mardin mi sandınız”, “Öldüreceğim onu, yakacağım”, “Size bir saat veriyorum ya buradan çıkar gidersiniz ya da konutu sizle birlikte yakarım” ve “Sizin cesetlerinizi bu ocağın altına gömeceğim ve hiç kimsenin haberi olmayacak” sözleri yer aldı.
‘IRKÇI TARAF GİZLENMEK İSTENDİ’
Mardin Barosu ismine mağdur emekçilerin avukatlığını yapacak olan avukat Kemal Fazilet, atağın başından bu yana ırkçı bir akın olduğunu lisana getirerek, savcılığın tüm kanıtlara karşın nefret hataları istikametinden belgeyi soruşturmaktan kaçındığını belirtti.
İddianamede yer verilen ve saldırganların kullandığı “Sizi yakarım, burası benim memleketim, siz burayı Mardin mi sandınız” tabirlerinin tek başına “Nefret suçu”, “Ayrımcılık” ile “Halkı kin ve Düşmanlığa Tahrik” suçlaması tarafından ele alınması gerektiğini kaydeden Fazilet, mevcut iddianame ile soruşturmanın eksik bırakıldığını tabir etti.
Belgenin başından bu yana kapatılmak istendiğini ve akının bilhassa ırkçı tarafının kapatılmaya çalışıldığını kaydeden Fazilet, “Mevsimlik tarım emekçileri uzun vakitten bu yana gittikleri her yerde misal taarruza maruz kaldığını biliyoruz. Bu taarruzların ırkçı tarafı her periyot olduğu üzere bir defa daha gizlenmek istenmiştir. Bu iddianamenin eksik olacağı şimdi soruşturma kademesinde iken ortaya çıkmış, bu nedenle itirazlarımızı yaptık. Lakin buna karşın itirazlarımız dikkate alınmadı. Biz dava etabında taleplerimiz ile birlikte bu taarruzun her boyutunu ortaya koymaya çalışacağız” diye konuştu.
NE OLMUŞTU?
Sakarya’da mevsimlik tarım işlerinde çalışmak üzere giden Mardin Mazıdağılı emekçiler, köylüler tarafından 4 Eylül 2020’de atağa uğradı. Emekçiler aileleriyle birlikte taarruza uğradıkları köydenkaçarak Mardin’e dönmüştü. Mardin’e dönen çalışanların köyü bir müddet askerlerce giriş çıkışa kapatılarak, kimseyle görüştürülmemişti.
Gazete Duvar
