Ekonomist Mahfi Eğilmez, sistem dışındaki altın ve döviz ölçüsü ile iktisada tesiri üzerine bir tahlil kaleme aldı. Eğilmez, Türkiye’nin bu varlıkların kıymetli bir kısmını iktisada sokması halinde daha sağlam bir ekonomik yapıya sahip olabileceğini belirtti.
Eğilmez ferdî web sitesindeki ‘Kayıt yahut sistem dışı döviz ve altınlar’ başlıklı makalesinde kayıt dışılık konusunu anlattı ve şunları yazdı:
Türkiye’de kayıt dışı gelir ve servetlerin yanı sıra sistem dışı servetlerin de epey yüksek olduğu kestirim ediliyor. Bu kayıt ve/veya sistem dışı varlıkların değerli bir kısmı Türkiye’de bir kısmı de yurt dışında saklanıyor. Dünya Altın Kurulu Türkiye’de yastık altındaki altın ölçüsünü 3.500 ton olarak açıklamıştı. İstanbul Altın Rafinerisi bu fiyatın 5.000 ton olduğu görüşündedir. Demek ki bugünkü kıymetlerle hesaplarsak yastık altındaki altınların bedelinin 200 – 300 milyar dolar ortasında olduğunu görürüz. 100 – 200 milyar dolar dolayında da yurt içinde ve dışında döviz varlığı olduğu kestirimleri bulunuyor. Varsayımların en düşüklerini temel alsak kayıt ve/veya sistem dışındaki altın + döviz varlığı stoku 300 milyar dolar eder. Bunların yalnızca kestirim olması, üstelik datalara de dayanmıyor olmasına karşılık bu türlü bir stokun var olduğunu iktisadın krizlere gösterdiği dirençten anlayabiliyoruz.
Bu kayıt ve sistem dışı varlıklar, kriz hallerinde sisteme giriyor ve sistemin batmadan yüzdürülmesini sağlıyor, işler düzeldikten sonra da yavaş yavaş tıpkı prosedürle sistem dışına çıkıyor.
YAZININ TAMAMI
Gazete Duvar
