Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, Diyarbakır’da 101 kişi hakkında gözaltı kararı verilmesiyle başlatılan operasyonlara reaksiyon gösterdi.
Partisinin Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Günay, “Hukuk ıslahatı, adalet üzere kavramları kullanmaya başlayınca çabucak akabinde büyük hukuksuzlukları barındıran kararlar ve uygulamalar ortaya konuluyor” dedi.
Avukatların her gün, her saat adliye koridorlarında dava takip eden, gözaltı kararı veren savcılarla görüştüğünü hatırlatan Günay, “İfadeye çağırmayıp gece yarısı konutlarının basılması ne demek? Bu örnek yargının ne kadar keyfi hale geldiğini ne kadar sopaya dönüştürüldüğünü somut olarak gösteriyor” diye konuştu.
‘TOPLUMU KANDIRMAKTAN VAZGEÇİN’
Adalet Bakanlığı’na seslenen Günay, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Reform ve adaletten kelam edip toplumu kandırmaktan vazgeçin. Adaleti, hukuku katlediyorsunuz her gün. İşi, hukuksuzluğa uğrayan insanlara yardım etmek ve temel olarak da adaleti sağlamak olan avukatları derhal özgür bırakın. Her gün adliyede dava ve savcılıklarda gözaltı takibi yapan avukatların hasta muayene eden tabiplerin ve tekrar kimi kurum temsilcilerinin iktidarın talimatıyla hukuksuzca gözaltına alınmaları sonrası bir infazda yandaş medyadan geliyor. İktidarın hukuksuzluklarına, faşizan zorba uygulamalarına toplumda istek üretmek ismine hak savunucularının, muhaliflerin alıkonulmasana ‘terör operasyonu’ diyerek son dakika servis ediyorlar. Siz de birebir sizden evvelkiler üzere tetikçi olarak yargılanacaksınız. Zira yaptığınız tek şey bu haberlerle faşizme su taşımaktır. Yargı, yandaş basın iktidarın tetikçisi olmaktan vazgeçmeli. Neyse ki özgür kalmaya kararlı basın var ve halkımıza gerçekleri duyurmaya devam ediyor.”
‘KRİZ ALBAYRAK’IN İSTİFASI İLE AYYUKA ÇIKTI’
Günay, AKP-MHP iktidarının çoklu krizinin derinleştiğini ve yönetemez hale geldiklerini tekraren lisana getirdiklerini hatırlatarak, uygulanan yanlış siyasetlerin ülkeyi uçuruma sürüklediğini söyledi. Günay, “Savaş harcamalarından tutalım da israf iktisadına kadar, ülkeyi soyup soğana çeviren yandaş müteahhitlere kadar iktidarın yol açtığı kriz derin ve yapısaldır. Bu kriz Berat Albayrak’ın istifasıyla ayyuka çıkmıştır. Bu iktidar şahlanışta değil, bataklıktadır. Islahatta değil aldatmacadadır. Yaşanan tüm ekonomik krizleri güvenlik siyasetinin gerisine sığınarak gözden kaçırmaya çalışan faşist blok, ekonomik krizi daha fazla örtemediği için tasfiye sürecine girmiştir. Kaçınılmaz son, iktidarı beklemektedir” dedi.
‘KURKUT DAVASINDA ISLAHAT KELAMI BİTTİ’
İktidarın kendi bekasının kederine düştüğü için ıslahat açıklamalarını yaptığını lisana getiren Günay, “18 yıllık AKP iktidarı bunun sayısız örnekleriyle doludur. Her seferinde dağ fare doğurmuştur. Söyledikleri ne bir heyecan yaratıyor ne de kimse inanıyor. Islahat telaffuzunun nasıl kocaman bir aldatmaca olduğu bu sabah ve bundan birkaç gün evvel ortaya çıktı. Hepimizin gözü önünde Kemal Kurkut’u öldüren polis için beraat kararı verildi. O kararla iktidarın ıslahat siyaseti bitti. Zulme uğramamayı Kemal’in ailesine de anlatabilecek mi bu iktidar? Kemal Kurkut’un çıplak vücuduyla haykırdığı adalet çığlığı susmayacaktır. Katiller, katillerin önünü açan siyasi iktidar ve siyasi iktidarın buyruk eri olan yargı, er ya da geç bunun hesabını verecektir. Bunun hızlanması için HDP olarak her alanda sizin zulmünüze karşı çaba edeceğiz” diye konuştu.
‘MAFYA ARTIĞINA ISLAHAT YAPACAĞINI SÖYLEYEN İKTİDAR ORTAĞI SAHİP ÇIKTI’
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun organize kabahat örgütü önderi Alaattin Çakıcı tarafından tehdit edilmesine reaksiyon gösteren Günay, şunları söyledi: “Siz ıslahat derken, bir siyasi parti başkanı açık açık tehdit edildi. Pekala bu mafya artığına kim sahip çıktı? Islahat yapacağını söyleyen iktidarın ortağı. Hukukta ve demokraside ıslahat dediğiniz şeyin koca bir palavradan ibaret olduğunu bu halk görüyor. Demokrasi ve hukuk uğraşı veren partimize yönelik işlediğiniz hatalar demokrasiye yaklaşımınızı ortaya koymuştur.”
‘İKTİDARIN SON ÇIRNIPIŞLARI’
Sözcü Günay, ıslahat açıklamalarının iktidarın son çırpınışları olduğunu tabir ederek şöyle konuştu: “Devletin kasasını boşaltan, Kürt meselesini şiddetle bitirmek için devletin tüm imkanlarını seferber eden, Türkiye’de eşi gibisi görülmemiş bir faşizmi son 5 yıldır Türkiye halklarına yaşatan AKP-MHP iktidarının ıslahat telaffuzları siyasi ömrünü tüketmiş, raf ömrü doldurmuştur. Size muhalif olan herkesi cezaevine tıktınız, koca bir ülke açık cezaevi üzere yönetiyorsunuz. Devran dönmeye başlar üzere olduğunda, iktisat iflas ettiğinde, toplum ‘yeter artık dayanamıyoruz, nefes alamıyoruz’ diye haykırdığında, hukukta ve demokraside ıslahat vakti geldi diyeceksiniz, o denli mi? Cezaevlerindeki kıyameti görmezden gel, bu pandemide bir ülkenin sıhhati ile oyna, personel ve bayan cinayetlerine dair tek bir tedbir alma, mafya ile kol kola her gün tehditler savur; aleni her ırkçı cinayeti cezasız bırak; sonra da iktisatta ıslahat, hukukta seferberlik. O denli mi? Toplumun uydurma ıslahat söylentilerine karnı tok. Hem içeride hem dışarıda Kürt anasını görmesin diye savaşı körükleyenler ıslahat yapamazlar. Kürt sorunu demokratik bir temelde çözülmeden hiçbir ıslahat siyaseti muvaffakiyete ulaşamaz. Yapacakları en güzel iş bir an evvel istifa edip ülkenin başına daha fazla bela olmaktan vazgeçmektir.” (MA)
Gazete Duvar
