Libya’daki atakta vefat eden MİT personelinin cenaze merasiminin haberleştirilmesinin akabinde yaşanan tutuklamalar sonucu açılan davanın ikinci duruşması görülüyor. Savcılık, gazetecilerin farklı ayrı “devletin güvenliğine ve siyasal faydalarına ilişkin bilgileri açıklama” ve “2937 Sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Ulusal İstihbarat Teşkilatı Kanunu’na muhalefet” cürümlerinden 19 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılmasını talep etti.
İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada cumhuriyet savcısı, celse arasında davaya ait temel hakkındaki mütalaasını duruşmaya sundu.
Savcılık mütalaasında, tutuklu gazeteciler Barış Pehlivan, Murat Ağırel ve Hülya Kılınç ile tutuksuz gazeteciler Barış Terkoğlu, Aydın Keser, Ferhat Çelik, Eren Ekinci, Erk Acarer’in üzerine atılı “MİT mensubu olan şehitlerin kimlik bilgilerini ve münasebetiyle da ailelerinin kimlik bilgilerini, çalıştıkları görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgileri yayımlamak, yaymak ve açıklamak suretiyle 2937 Sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Ulusal İstihbarat Teşkilatı Kanunu’nun 27/3. fıkrasında tanımlanan suç ile TCK’nın 329. hususunda tanımlanan devletin güvenliğine ve siyasal faydalarına ait bilgileri açıklama” suçlarını işledikleri tez edildi.
Gazetecilerin atılı kabahatlerden farklı başka 8 yıldan 19 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılması istenen mütalaada, Barış Pehlivan, Murat Ağırel ve Hülya Kılınç’ın tutukluluk halinin devamına, Erk Acarer’in ise yurt dışında olması nedeniyle savunması şimdi alınamadığından belgesinin ayrılmasına karar verilmesi talep edildi.
(İSTANBUL-AA)
Gazete Duvar